Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
be out
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"be out"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 85 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
be out
f.
yayımlanmak
2
Genel
be out
f.
bitmiş olmak (hafta/ay)
3
Genel
be out
f.
söz konusu olmamak
4
Genel
be out
f.
çıkmak (ay/güneş)
5
Genel
be out
f.
kütüphaneden alınmış olmak (kitap)
6
Genel
be out
f.
bayılmış olmak
7
Genel
be out
f.
yeşillenmek
8
Genel
be out
f.
sönmek
9
Genel
be out
f.
yanmak (çocuk oyunlarında)
10
Genel
be out
f.
alçalmış olmak (deniz)
11
Genel
be out
f.
dışarıda olmak
12
Genel
be out
f.
yanmak
13
Genel
be out
f.
açığı olmak (para)
14
Genel
be out
f.
çıkmak (kitap/gazete/resmi ilan)
15
Genel
be out
f.
auta çıkmak
16
Genel
be out
f.
bozulmuş olmak (makine)
17
Genel
be out
f.
yeşermek
18
Genel
be out
f.
düşünülmemek
19
Genel
be out
f.
sızmış olmak
20
Genel
be out
f.
yapraklanmak (bitki vb)
21
Genel
be out
f.
nakavt olmak
22
Genel
be out
f.
sönmüş olmak
23
Genel
be out
f.
sona ermek
24
Genel
be out
f.
gitmek (belirli bir miktar para)
25
Genel
be out
f.
uygun sayılmamak
26
Genel
be out
f.
açmak (çiçek/yaprak)
27
Genel
be out
f.
(hapisten) çıkmak
28
Genel
be out
f.
demode olmak
29
Genel
be out
f.
nuh nebiden kalmak
30
Genel
be out
f.
eski moda olmak
31
Genel
be out
f.
bitmek
32
Genel
be out
f.
sonuçlanmak
33
Genel
be out
f.
modası geçmek
34
Genel
be out
f.
zararda olmak
35
Genel
be out
f.
daha fazla ilgilenmemek
Colloquial
36
Konuşma Dili
be out
f.
gitmek
37
Konuşma Dili
be out
f.
çalışmamak
38
Konuşma Dili
be out
f.
uyumak
39
Konuşma Dili
be out
f.
eşcinselliğini açıklamış/duyurmuş olmak
40
Konuşma Dili
be out
f.
kovalamak
41
Konuşma Dili
be out
f.
bir amaç peşinde olmak
42
Konuşma Dili
be out
f.
peşine düşmek
43
Konuşma Dili
be out
f.
gökyüzünde belirmek/ortaya çıkmak
44
Konuşma Dili
be out
f.
uygulanabilir bir seçenek olmaktan çıkmak
45
Konuşma Dili
be out
f.
artık seçenekler arasında olmamak
46
Konuşma Dili
be out
f.
içini dökmek
47
Konuşma Dili
be out
f.
dürüstçe açığa vurmak
48
Konuşma Dili
be out
f.
açıkça ortaya koymak
49
Konuşma Dili
be out
f.
doğrudan/dürüstçe anlatmak
50
Konuşma Dili
be out
f.
olduğu gibi anlatmak
51
Konuşma Dili
be out
f.
(beysbolda) vuruş kaçırıp oyun dışı kalmak
52
Konuşma Dili
be out
f.
tüketmiş olmak
53
Konuşma Dili
be out
f.
bitirmiş olmak
54
Konuşma Dili
be out
f.
kalmamak
55
Konuşma Dili
be out
f.
evde olmamak
56
Konuşma Dili
be out
f.
ay, güneş, yıldızlar çıkmak
57
Konuşma Dili
be out
f.
kapatılmak
58
Konuşma Dili
be out
f.
söndürülmek
59
Konuşma Dili
be out
f.
kullanılmaz olmak
60
Konuşma Dili
be out
f.
bağlantısı kesilmek/kopmak
61
Konuşma Dili
be out
f.
çalışmamak
62
Konuşma Dili
be out
f.
bir seçenek/olasılık olmamak
63
Konuşma Dili
be out
f.
imkansız olmak
64
Konuşma Dili
be out
f.
yapmayı aklına koymak
65
Konuşma Dili
be out
f.
yapmakta kararlı olmak
66
Konuşma Dili
be out
f.
açık olmak
67
Konuşma Dili
be out
f.
dürüst olmak
68
Konuşma Dili
be out
f.
açıkça söylemek/anlatmak
69
Konuşma Dili
be out
f.
eşcinselliğini gizlememek
70
Konuşma Dili
be out
f.
eşcinselliğini açık yaşamak
71
Konuşma Dili
be out
f.
(beysbolda) koşucu veya atıcı olarak pozisyon kaybetmek/oyun dışı kalmak
72
Konuşma Dili
be out
f.
bir şey için dışarı çıkmak
73
Konuşma Dili
be out
f.
bir amaçla dışarı çıkmak
74
Konuşma Dili
be out
f.
bir şeye çıkmak
75
Konuşma Dili
be out
f.
bir şey yapmaya/getirmeye çıkmak
76
Konuşma Dili
be out
f.
bitirmek
77
Konuşma Dili
be out
f.
tüketmek
78
Konuşma Dili
be out
f.
sonuna kar kullanmak/harcamak
79
Konuşma Dili
be out
f.
kesik olmak
80
Konuşma Dili
be out
f.
devre dışı olmak
81
Konuşma Dili
be out
f.
doğmak (güneş, ay)
82
Konuşma Dili
be out
f.
belirmek (güneş, ay)
83
Konuşma Dili
be out
f.
ortaya çıkmak (güneş, ay)
84
Konuşma Dili
be out
f.
açmak (güneş)
Football
85
Futbol
be out
f.
aut olmak
"be out"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
be average out at
f.
ortalaması (belirli bir miktar) olmak
2
Genel
be unable to work out
f.
içinden çıkamamak
3
Genel
be out of date
f.
süresi bitmek
4
Genel
be on one's way out
f.
çıkmak
5
Genel
be unable to work (something) out
f.
işin içinden çıkamamak
6
Genel
be put out
f.
gönüllenmek
7
Genel
be burnt out
f.
yanıp kül olmak
8
Genel
be out of sorts
f.
keyfi olmamak
9
Genel
be out on strike
f.
grevde olmak
10
Genel
be out of order
f.
uygunsuz olmak
11
Genel
be out of place
f.
uygun düşmemek
12
Genel
be clapped out
f.
ahı gitmek vahı kalmak
13
Genel
be worn out
f.
aşınmak
14
Genel
be out of plumb
f.
şakulden kaçmak
15
Genel
be out of practice
f.
formdan düşmüş olmak
16
Genel
be out of one's mind
f.
çok öfkeli olmak
17
Genel
be out of order
f.
(makine/aygıt) bozulmuş olmak
18
Genel
be left out in the cold
f.
cascavlak kalmak
19
Genel
be out of train
f.
idmansız olmak
20
Genel
be out at grass
f.
otlamak
21
Genel
be out of the running
f.
adaylıktan elenmiş olmak
22
Genel
be out of character
f.
(bir davranış için) birinin karakterine uymamak
23
Genel
be out of sync
f.
senkronik olmamak
24
Genel
be out of practice
f.
uzun zamandan beri bir şeyi yapmadığı için onu iyi yapamamak
25
Genel
be out of reach
f.
erişilemez olmak
26
Genel
be out of sync
f.
senkronize edilmemiş olmak
27
Genel
be out in the cold
f.
açıkta kalmak
28
Genel
be out to lunch
f.
öğle yemeği yemeye çıkmış olmak
29
Genel
be out of earshot
f.
uzakta olduğu için işitememek
30
Genel
be out of earshot
f.
duyamamak
31
Genel
be out of order
f.
bozuk olmak (makine/aygıt)
32
Genel
be out of shape
f.
formdan düşmüş olmak
33
Genel
be tired out
f.
turşusu çıkmak
34
Genel
be out of touch with
f.
ile temasta bulunmamak
35
Genel
be out of shape
f.
şeklini kaybetmiş olmak
36
Genel
be out of something
f.
bitmek
37
Genel
be out of one's senses
f.
aklını kaçırmak
38
Genel
be out in one's reckoning
f.
hesabında yanılmak
39
Genel
be out of print
f.
kitapçılarda bulunmamak
40
Genel
be out of reach
f.
el altında olmamak
41
Genel
be out of practice
f.
paslanmak
42
Genel
be out of control
f.
kontrolden çıkmak
43
Genel
be fagged out
f.
çok yorgun olmak
44
Genel
be out of plumb
f.
şakulünde olmamak
45
Genel
be out of place
f.
yakışıksız olmak
46
Genel
be completely shut out
f.
kaput olmak
47
Genel
be tired out
f.
bitap düşmek
48
Genel
be talked out
f.
söyleyecek sözü kalmamak
49
Genel
be out of character
f.
(bir davranış için) birinin her zamanki davranışlarına uymamak
50
Genel
be out of luck
f.
şansı olmamak
51
Genel
be out of season
f.
mevsimi bitmiş olmak
52
Genel
be out of keeping with something
f.
bir şeye uygun olmamak
53
Genel
be out of question
f.
düşünülemez olmak
54
Genel
be out of place
f.
yerinde olmamak (her zamanki)
55
Genel
be out of print
f.
kitap yayımcısında mevcut olmamak
56
Genel
be out of place
f.
yakışık almamak
57
Genel
be out on the town
f.
şehirde yiyip içip eğlenmek
58
Genel
be fagged out
f.
turşu gibi olmak
59
Genel
be out of print
f.
kitabın baskısı tükenmiş olmak
60
Genel
be like a fish out of water
f.
sudan çıkmış balığa dönmek
61
Genel
be out of breath
f.
nefesi kesilmek
62
Genel
be out of one's mind
f.
kafadan kontak olmak
63
Genel
be out of order
f.
çalışmamak
64
Genel
be kicked out
f.
kovulmak
65
Genel
be out to
f.
bir amaç peşinde olmak
66
Genel
turn out to be tasteless
f.
kabak çıkmak
67
Genel
be out of shape
f.
formda olmamak
68
Genel
be sorted out
f.
ayıklanmak
69
Genel
be out of control
f.
frenlenemez olmak
70
Genel
be out of favor with
f.
birinin gözünden düşmüş olmak
71
Genel
be out of line
f.
uygunsuz olmak
72
Genel
be out of luck
f.
şansı yaver gitmemek
73
Genel
be sold out
f.
kalmamak
74
Genel
be out of one's mind
f.
aklını kaçırmış olmak
75
Genel
be cut out
f.
biçilmek
76
Genel
be out of order
f.
düzensiz olmak
77
Genel
be out of fashion
f.
modası geçmek
78
Genel
be out of breath
f.
soluğu kesilmek
79
Genel
be out of question
f.
olanaksız olmak
80
Genel
be out of step with
f.
ayak uydurmamak
81
Genel
be out of a job
f.
işsiz olmak
82
Genel
be out of line
f.
sıradan çıkmış olmak
83
Genel
be out of practice
f.
formda olmamak
84
Genel
be unable to work something out
f.
içinden çıkamamak
85
Genel
turn out to be in the wrong
f.
haksız çıkmak
86
Genel
be tired out
f.
yorgunluktan canı çıkmak
87
Genel
be out of the woods
f.
hasta hayati tehlikeyi atlatmış olmak
88
Genel
be out of spirits
f.
keyfi kaçmak
89
Genel
be out of work
f.
işsiz olmak
90
Genel
be worn out
f.
aşırı ısınmak
91
Genel
be out of one's senses
f.
çıldırmak
92
Genel
be out of order
f.
usule aykırı olmak
93
Genel
be out of date
f.
süresi dolmak
94
Genel
be out of the way
f.
sapa düşmek
95
Genel
be out of place
f.
yerinde olmamak (fiilen)
96
Genel
be out of place
f.
abes kaçmak
97
Genel
be burnt out
f.
yangın yüzünden sokakta kalmak
98
Genel
be out to
f.
bir şey için fırsat kollamak
99
Genel
be taken out of circulation
f.
tedavülden kalkmak
100
Genel
be out of step with
f.
ayak uydurmamak (birisine)
101
Genel
be out of shape
f.
kalıpsız olmak
102
Genel
be out of line
f.
yakışık almamak
103
Genel
be out of luck
f.
şanssız olmak
104
Genel
turn out to be
f.
çıkmak
105
Genel
be out of shape
f.
formunda olmamak
106
Genel
be cut out for
f.
uygun olmak
107
Genel
be way out in left field
f.
ıskalamak
108
Genel
be out of place
f.
uygunsuz olmak
109
Genel
be invalid out of the army
f.
çürüğe çıkarılmak
110
Genel
be out at grass
f.
yayılmak
111
Genel
be out of touch
f.
dünyada olup bitenlerden haberi olmamak
112
Genel
be out of breath
f.
soluk soluğa olmak
113
Genel
be tired out
f.
canı burnunda olmak
114
Genel
be out of control
f.
kontrolden çıkmış olmak
115
Genel
be out of something
f.
yoksun olmak
116
Genel
be out of the running
f.
yarışmadan elenmiş olmak
117
Genel
be out at grass
f.
emekli olmak
118
Genel
be out of breath
f.
katılmak
119
Genel
be out of line
f.
yakışıksız olmak
120
Genel
be tired out
f.
pestili çıkmak
121
Genel
be out of one's mind
f.
aklı yerinde olmamak
122
Genel
be burned out
f.
yangın yüzünden sokakta kalmak
123
Genel
be on its way out
f.
devri kapanmak üzere olmak
124
Genel
be out of touch with
f.
habersiz olmak
125
Genel
be out of stock
f.
stokta bulunmamak
126
Genel
be out of
f.
kalmamak
127
Genel
be way out in left field
f.
fena halde yanılmak
128
Genel
be out of control
f.
dizginlenemez olmak
129
Genel
be out of breath
f.
nefes nefese olmak
130
Genel
be out of touch with
f.
iletişim içinde olmamak
131
Genel
be spread out
f.
serilmek
132
Genel
turn out to be right
f.
haklı çıkmak
133
Genel
turn out to be clear
f.
netlik kazanmak
134
Genel
be tired out
f.
yorgun düşmek
135
Genel
be worn out
f.
yorgun düşmek
136
Genel
be locked out
f.
çıkarılmış olmak
137
Genel
be locked out
f.
kapılar yüzüne kapanmış olmak
138
Genel
be locked out
f.
dışlanmış olmak
139
Genel
be locked out
f.
işsiz (olmak/kalmak)
140
Genel
be sifted out
f.
elekten geçmek
141
Genel
be out of one's power (control)
f.
elden çıkmak
142
Genel
be long and drawn out
f.
fos çıkmak
143
Genel
be out of one's hands (control)
f.
elden çıkmak
144
Genel
be out of date
f.
zamanı geçmek
145
Genel
be found out
f.
meydana çıkmak
146
Genel
be out of
f.
dışında bulunmak
147
Genel
be put out with someone
f.
dargın olmak
148
Genel
be out of
f.
dışında olmak
149
Genel
turn out be somebody one knows before
f.
tanışık çıkmak
150
Genel
turn out be somebody one knows before
f.
tanış çıkmak
151
Genel
be voted out
f.
oylanmak
152
Genel
turn out to be profitable
f.
karlı çıkmak
153
Genel
be portioned out
f.
paylaştırılmak
154
Genel
be singled out for criticism
f.
eleştirilere maruz kalmak
155
Genel
be coming out
f.
belirmeye başlamak
156
Genel
be found out
f.
ortaya çıkarılmak
157
Genel
be out of patience
f.
tahammülü kalmamak
158
Genel
be out of breath
f.
nefessiz kalmak
159
Genel
be prevented from setting out on a journey
f.
yolundan kalmak
160
Genel
be prevented from setting out on a journey
f.
yoldan kalmak
161
Genel
be out of patience
f.
sabrı tükenmek
162
Genel
be out of patience
f.
sabır kalmamak
163
Genel
be carried out
f.
gerçekleştirilmek
164
Genel
be washed out
f.
hali olmamak
165
Genel
be worn out
f.
hali olmamak
166
Genel
be pooped out
f.
kolunu kaldıracak hali olmamak
167
Genel
be fagged out
f.
hali olmamak
168
Genel
be worn out
f.
kolunu kaldıracak hali olmamak
169
Genel
be petered out
f.
hali olmamak
170
Genel
be petered out
f.
kolunu kaldıracak hali olmamak
171
Genel
be pooped out
f.
hali olmamak
172
Genel
be tuckered out
f.
kolunu kaldıracak hali olmamak
173
Genel
be tuckered out
f.
hali olmamak
174
Genel
be fagged out
f.
kolunu kaldıracak hali olmamak
175
Genel
be washed out
f.
kolunu kaldıracak hali olmamak
176
Genel
be conked out
f.
kolunu kaldıracak hali olmamak
177
Genel
be conked out
f.
hali olmamak
178
Genel
turn out to be a mafia
f.
mafyalaşmak
179
Genel
be put out to tender
f.
ihale edilmek
180
Genel
be out of one's senses
f.
kafayı çizmek
181
Genel
be out of one's senses
f.
kafayı yemek
182
Genel
be out of one's senses
f.
balatayı sıyırmak
183
Genel
be out of the city
f.
şehir dışında olmak
184
Genel
be cut out for
f.
biçilmiş kaftan olmak
185
Genel
be carried out feet foremost
f.
toprağa verilmek
186
Genel
be tired (out)
f.
yorgunluk çökmek
187
Genel
(electricity) be cut out
f.
(elektrik) kesilmek
188
Genel
be worn-out
f.
turşusu çıkmak
189
Genel
be on the look-out for
f.
aramak
190
Genel
be worn-out
f.
yorgunluktan canı çıkmak
191
Genel
be out of
f.
tükenmiş olmak
192
Genel
be out of touch with
f.
yeni gelişmeler hakkında bilgisi olmamak
193
Genel
be long-drawn-out
f.
sürüncemede kalmak
194
Genel
be scared out of one's mind
f.
yusuf yusuf etmek
195
Genel
be scared out of one's mind
f.
çok korkmak
196
Genel
be chewed out
f.
bir araba dolusu laf işitmek
197
Genel
be out of danger
f.
tehlikeyi atlatmış olmak
198
Genel
be carried out
f.
yürütülmek
199
Genel
be out of one's mind
f.
çıldırmak
200
Genel
be out of one's mind
f.
aklını kaçırmak
201
Genel
be out of circulation
f.
tedavülden kalkmak
202
Genel
be out to lunch
f.
öğle yemeği için dışarı çıkmak
203
Genel
be worn out from working
f.
çalışmaktan yorgun düşmek
204
Genel
be thrown out of window
f.
pencereden atılmak
205
Genel
be locked out
f.
kapı dışarı edilmek
206
Genel
be out in a year with good behavior
f.
iyi halden bir yılda çıkmak
207
Genel
be out in the cold for hours
f.
saatlerce soğukta dışarıda kalmak
208
Genel
be out of one's price range
f.
ödeyebileceği fiyatın üzerinde olmak
209
Genel
be kicked out of school
f.
okuldan atılmak
210
Genel
be thrown out of school
f.
okuldan atılmak
211
Genel
turn out to be a blessing in disguise
f.
bir şerrin hayırla sonuçlanması
212
Genel
turn out to be a blessing in disguise
f.
sonu hayra çıkmak
213
Genel
be out of a job
f.
işsiz kalmak
214
Genel
be born out of the ashes
f.
küllerinden doğmak
215
Genel
be blown out
f.
patlama yaşamak
216
Genel
(power) be out
f.
elektrik kesik olmak
217
Genel
be out of key
f.
akortsuz olmak
218
Genel
be out of tune
f.
uyumsuz olmak
219
Genel
be out of key
f.
akordu bozuk olmak
220
Genel
be out of tune
f.
ahenksiz olmak
221
Genel
be out of tune
f.
akortsuz olmak
222
Genel
be out of tune
f.
akordu bozuk olmak
223
Genel
be photographed on their way out of a movie
f.
sinema çıkışı görüntülenmek
224
Genel
be spotted out
f.
görüntülenmek
225
Genel
be/go out on the town
f.
şehre eğlenmeye gitmek
226
Genel
turn out to be
f.
olduğu ortaya çıkmak
227
Genel
be out in a year with good behaviour
f.
iyi halden bir yılda çıkmak
228
Genel
be out in a year with good behaviour
f.
iyi halden bir senede çıkmak
229
Genel
be out in a year with good behavior
f.
iyi halden bir senede çıkmak
230
Genel
be out of ammo
f.
cephanesi bitmek
231
Genel
be out of
f.
bitmek
232
Genel
be kicked out of high school
f.
liseden atılmak
233
Genel
be knocked out
f.
nakavt olmak
234
Genel
be the second out of 60
f.
60 kişi arasından ikinci olmak
235
Genel
be sprawled out
f.
iki seksen uzanmak
236
Genel
be sold out
f.
(tamamı) satılmak
237
Genel
be burned out
f.
yangın sonucu zarar görmek
238
Genel
be burned out
f.
yanıp kül olmak
239
Genel
be left out in the cold
f.
soğukta sokakta kalmak
240
Genel
turn out to be
f.
olup çıkmak
241
Genel
be out of battery
f.
şarjı bitmek
Phrasals
242
Öbek Fiiller
be out for
f.
amaçlamak
243
Öbek Fiiller
be out for
f.
sahip olmayı amaçlamak
244
Öbek Fiiller
be leaked out
f.
(haber vb) sızdırılmak
245
Öbek Fiiller
be caught out
f.
yakayı ele vermek
246
Öbek Fiiller
come out to be
f.
(belli bir şekilde) sonuçlanmak
247
Öbek Fiiller
come out to be
f.
öyle olmak
248
Öbek Fiiller
come out to be
f.
öyle sonuçlanmak
Proverb
249
Atasözü
ne'er cast a clout till may be out
mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır
Colloquial
250
Konuşma Dili
be freaked out
f.
çok heyecanlanmak
251
Konuşma Dili
be freaked out
f.
çılgına dönmek
252
Konuşma Dili
be out for (something)
f.
(terfi, intikam gibi bir şey) peşinde olmak/peşinden koşmak
253
Konuşma Dili
be out for (something)
f.
(bir şey) elde etmek/almak için çok uğraşmak/çalışmak
254
Konuşma Dili
be out for (something)
f.
(bir şey) için dışarıda olmak
255
Konuşma Dili
be out for (something)
f.
(bir şey) için dışarıya çıkmak
256
Konuşma Dili
be out for (something)
f.
bir süreliğine işte/okulda olmamak
257
Konuşma Dili
be out for (something)
f.
bir süre için işe/okula gelememek
258
Konuşma Dili
be unable to get a word out
f.
dili tutulmak
259
Konuşma Dili
be scared out of one's wits
f.
ödü bokuna karışmak
260
Konuşma Dili
be chickened out
f.
korkmak
261
Konuşma Dili
be scared out of one's wits
f.
korkudan ödü patlamak
262
Konuşma Dili
be unable to get a word out
f.
söyleyecek söz bulamamak
263
Konuşma Dili
be chickened out
f.
tırsmak
264
Konuşma Dili
be scared out of one's mind
f.
üç buçuk atmak
265
Konuşma Dili
be scared out of one's wits
f.
üç buçuk atmak
266
Konuşma Dili
be out to get (one)
f.
(birinin) peşinde olmak
267
Konuşma Dili
be out to get (one)
f.
(birini) yakalamaya çalışmak
268
Konuşma Dili
be out to get (one)
f.
(birini) aramak
269
Konuşma Dili
be out to get (one)
f.
(birinin) peşine düşmek
270
Konuşma Dili
be out to get (one)
f.
(birinin) açığını aramak
271
Konuşma Dili
be out to get (one)
f.
(birinin) itibarını zedelemeye çalışmak
272
Konuşma Dili
be out to get someone
f.
birine zarar vermeye çalışmak
273
Konuşma Dili
be out to get someone
f.
birine kötülük etmeye çalışmak
274
Konuşma Dili
be out to get someone
f.
birini gafil avlamaya çalışmak
275
Konuşma Dili
be as (something) as all get-out
f.
düşünebileceğinden daha (sıcak, hızlı) olmak
276
Konuşma Dili
be as (something) as all get-out
f.
inanamayacağın kadar (sıcak, hızlı) olmak
277
Konuşma Dili
be as (something) as all get-out
f.
son derece (sıcak, hızlı) olmak
278
Konuşma Dili
be out for
f.
niyetinde olmak
279
Konuşma Dili
be out for
f.
peşinde olmak
280
Konuşma Dili
be out for
f.
amacında olmak
281
Konuşma Dili
be out for
f.
intikam peşinde olmak
282
Konuşma Dili
be out for
f.
kan gütmek
283
Konuşma Dili
be out for
f.
kana kan istemek
284
Konuşma Dili
be out there
f.
olağandışı olmak
285
Konuşma Dili
be out there
f.
ayrıksı olmak
286
Konuşma Dili
be out there
f.
eksantrik olmak
287
Konuşma Dili
be out there
f.
garip olmak
288
Konuşma Dili
be out there
f.
tuhaf olmak
289
Konuşma Dili
be out there
f.
alışılmadık olmak
290
Konuşma Dili
be out there
f.
değişik olmak
291
Konuşma Dili
be out there
f.
ilginç olmak
292
Konuşma Dili
be frozen out
f.
dışlanmak
293
Konuşma Dili
be frozen out
f.
kadro dışı kalmak
294
Konuşma Dili
be (all) out to (do something)
f.
(bir şeyi yapmayı) istemek ya da tasarlamak
295
Konuşma Dili
be (all) out to (do something)
f.
(bir şeyi yapmayı çok) istemek
296
Konuşma Dili
be (all) out to (do something)
f.
(bir amaç) uğruna çalışmak
297
Konuşma Dili
be (all) out to do something
f.
bir şeyi yapmayı istemek ya da tasarlamak
298
Konuşma Dili
be (all) out to do something
f.
bir şeyi yapmayı çok istemek
299
Konuşma Dili
be (all) out to do something
f.
bir amaç uğruna çalışmak
300
Konuşma Dili
be (all) out for something
f.
bir şeyi yapmayı istemek ya da tasarlamak
301
Konuşma Dili
be (all) out for something
f.
bir şeyi yapmayı çok istemek
302
Konuşma Dili
be (all) out for something
f.
bir amaç uğruna çalışmak
303
Konuşma Dili
be out of this world
f.
körkütük sarhoş olmak
304
Konuşma Dili
be out of this world
f.
zilzurna sarhoş olmak
305
Konuşma Dili
be rained out
f.
yağmur nedeniyle ertelenmek
306
Konuşma Dili
be rained out
f.
yağmur nedeniyle iptal edilmek
307
Konuşma Dili
be rained out
f.
yağmur nedeniyle geciktirilmek
308
Konuşma Dili
be snowed out
f.
kar nedeniyle ertelenmek
309
Konuşma Dili
be snowed out
f.
kar nedeniyle iptal edilmek
310
Konuşma Dili
be snowed out
f.
kar nedeniyle geciktirilmek
311
Konuşma Dili
be well out of something [uk]
f.
bir şeyden ayrılması isabet olmak
312
Konuşma Dili
be well out of something [uk]
f.
iyi ki bir şeyden ayrılmış/çıkmış olmak
313
Konuşma Dili
be well out of something [uk]
f.
bir şeyden ayrıldığı/çıktığı için şanslı olmak
314
Konuşma Dili
be well out of something [uk]
f.
şansı varmış ki bir şeyden ayrılmış olmak
315
Konuşma Dili
be well out of something [uk]
f.
artık bir şeyin içerisinde bulunmadığı için şanslı olmak
316
Konuşma Dili
be out (some amount of money)
f.
(belli bir miktar) içeri girmek
317
Konuşma Dili
be out (some amount of money)
f.
(belli bir miktar para) kaybetmek
318
Konuşma Dili
be out (some amount of money)
f.
(belli bir miktar parası) boşa gitmek
319
Konuşma Dili
be out (some amount of money)
f.
(belli biri miktar para) harcamak
320
Konuşma Dili
be out an amount of money
f.
belli bir miktar içeri girmek
321
Konuşma Dili
be out an amount of money
f.
belli bir miktar para kaybetmek
322
Konuşma Dili
be out an amount of money
f.
belli bir miktar parası boşa gitmek
323
Konuşma Dili
be out an amount of money
f.
belli biri miktar para harcamak
324
Konuşma Dili
be cleaned out
f.
elinde avucunda kalmamak
325
Konuşma Dili
be cleaned out
f.
parası, yiyeceği, kaynakları tükenmek/tamamen bitmek
326
Konuşma Dili
be cleaned out
f.
parası, yiyeceği, kaynakları suyunu çekmek
327
Konuşma Dili
be cleaned out
f.
cepleri boşalmak
328
Konuşma Dili
be cleaned out
f.
beş parasız kalmak
329
Konuşma Dili
be cleaned out
f.
meteliğe kurşun atmak
330
Konuşma Dili
be cleaned out
f.
çulsuz kalmak
331
Konuşma Dili
be cleaned out
f.
sıfırı tüketmek
332
Konuşma Dili
be out of here
f.
buradan çıkmak
333
Konuşma Dili
be out of here
f.
buradan gitmek
334
Konuşma Dili
be out of here
f.
burayı terk etmek
335
Konuşma Dili
be out of here
f.
derhal buradan gitmek
336
Konuşma Dili
be out of here
f.
derhal burayı terk etmek
337
Konuşma Dili
be out of it
f.
kendinde olmamak
338
Konuşma Dili
be out of it
f.
gerçeklik algısını yitirmek
339
Konuşma Dili
be out of it
f.
zihni karışmak/bulanmak
340
Konuşma Dili
be out of it
f.
gerçeklikle bağı kopmak
341
Konuşma Dili
be out of it
f.
hülyalı/dalgın olmak
342
Konuşma Dili
be out of it
f.
aşırı sarhoş olmak
343
Konuşma Dili
be out of it
f.
zom olmak
344
Konuşma Dili
be out of it
f.
zil zurna sarhoş olmak
345
Konuşma Dili
be out of it
f.
körkütük sarhoş olmak
346
Konuşma Dili
be out of it
f.
alkol/uyuşturucu etkisi altında kendinden geçmek
347
Konuşma Dili
be out of it
f.
alkolün/uyuşturucunun etkisinde olmak
348
Konuşma Dili
be out of it
f.
uçmak
349
Konuşma Dili
be out of it
f.
pilot olmak
350
Konuşma Dili
be out of it
f.
bulut gibi olmak
351
Konuşma Dili
be out of it
f.
uçmuş durumda olmak
352
Konuşma Dili
be out of it
f.
kafayı bulmak
353
Konuşma Dili
be out of it
f.
bihaber olmak
354
Konuşma Dili
be out of it
f.
yabancı kalmak
355
Konuşma Dili
be out of it
f.
dışlanmış olmak
356
Konuşma Dili
be out of it
f.
dışında kalmak
357
Konuşma Dili
be out of it
f.
katılmamak/katılamamak
358
Konuşma Dili
be out to do something
f.
bir şeyi yapmayı çok istemek
359
Konuşma Dili
be out to do something
f.
bir amaç uğruna çalışmak
360
Konuşma Dili
be out of it
f.
dışlanmış olmak/hissetmek
361
Konuşma Dili
be out of it
f.
yabancı olmak/hissetmek
362
Konuşma Dili
be out of it
f.
yabancılık çekmek
363
Konuşma Dili
be out of it
f.
dışlanmış olmak/hissetmek
364
Konuşma Dili
be out of it
f.
yabancı olmak/hissetmek
365
Konuşma Dili
be out of it
f.
yabancılık çekmek
366
Konuşma Dili
be out of things
f.
dışlanmış olmak/hissetmek
367
Konuşma Dili
be out of things
f.
yabancı olmak/hissetmek
368
Konuşma Dili
be out of things
f.
yabancılık çekmek
369
Konuşma Dili
be burned out
f.
yıpranmış olmak
370
Konuşma Dili
be burned out
f.
bitap düşmüş olmak
371
Konuşma Dili
be burned out
f.
yorgun olmak
372
Konuşma Dili
be burned out
f.
bitkin olmak
373
Konuşma Dili
be maxed out
f.
limiti dolmak
374
Konuşma Dili
be burnt out
f.
pestili çıkmak
Idioms
375
Deyim
be out at the heels
f.
perişan olmak
376
Deyim
be out of her reckoning
f.
(gemi) tahmin edilen yerden daha uzakta olmak
377
Deyim
be out at the heels
f.
kötü bir durumda olmak
378
Deyim
be out to get (one)
f.
peşine/arkasına düşmek
379
Deyim
be out to get someone
f.
peşine/arkasına düşmek
380
Deyim
be out to get (one)
f.
peşinde olmak
381
Deyim
be out to get someone
f.
peşinde olmak
382
Deyim
be out to get (one)
f.
yakalamaya çalışmak
383
Deyim
be out to get someone
f.
yakalamaya çalışmak
384
Deyim
be out to get (one)
f.
açığını aramak
385
Deyim
be out to get someone
f.
açığını aramak
386
Deyim
be out for somebody’s blood
f.
intikam almaya çalışmak
387
Deyim
be out for somebody’s blood
f.
kan gütmek
388
Deyim
be out for somebody’s blood
f.
intikam aramak
389
Deyim
be out for somebody’s blood
f.
kellesini istemek
390
Deyim
be out for somebody’s blood
f.
intikam peşinde olmak
391
Deyim
be turfed out [uk]
f.
çıkarılmak
392
Deyim
be turfed out [uk]
f.
atılmak
393
Deyim
be turfed out [uk]
f.
kovulmak
394
Deyim
be turfed out [uk]
f.
kapı dışarı edilmek/atılmak
395
Deyim
be turfed out [uk]
f.
(birine) kapıyı göstermek
396
Deyim
be well out of (something)
f.
(bir şeyden veya kişiden) ayrılması isabet olmak
397
Deyim
be well out of (something)
f.
iyi ki (bir şeyden veya kişiden) ayrılmak
398
Deyim
be well out of (something)
f.
ayrıldığı için şanslı olmak
399
Deyim
be well out of (something)
f.
şansı varmış ki ayrılmış olmak
400
Deyim
be well out of (something)
f.
iyice (bir şey) dışına çıkmak/dışında olmak
401
Deyim
be well out of
f.
(bir şeyden veya kişiden) ayrılması isabet olmak
402
Deyim
be well out of
f.
iyi ki (bir şeyden veya kişiden) ayrılmak
403
Deyim
be well out of
f.
ayrıldığı için şanslı olmak
404
Deyim
be well out of
f.
şansı varmış ki ayrılmış olmak
405
Deyim
be well out of
f.
iyice (bir şey) dışına çıkmak/dışında olmak
406
Deyim
be badly turned out
f.
kötü giyinmek
407
Deyim
be badly turned out
f.
üstüne başına dikkat etmemek
408
Deyim
be badly turned out
f.
giydiklerine dikkat etmemek
409
Deyim
be badly turned out
f.
giysilerine/görünüşüne dikkat etmemek
410
Deyim
be badly turned out
f.
üstü başı/giydikleri/görünüşü kötü olmak
411
Deyim
make (someone or something) out to be (something)
f.
olduğundan farklı göstermek/resmetmek
412
Deyim
make (someone or something) out to be (something)
f.
yaftayı yapıştırmak
413
Deyim
make (someone or something) out to be (something)
f.
yok/boş yere (bir şeyle) suçlamak
414
Deyim
make (someone or something) out to be (something)
f.
(bir şey) olduğunu iddia etmek
415
Deyim
make something out to be (something else)
f.
olduğundan farklı göstermek/resmetmek
416
Deyim
make something out to be (something else)
f.
yaftayı yapıştırmak
417
Deyim
make something out to be (something else)
f.
yok/boş yere (bir şeyle) suçlamak
418
Deyim
make something out to be (something else)
f.
(bir şey) olduğunu iddia etmek
419
Deyim
be first out of the box [us]
f.
en önce yapan/ortaya atan olmak
420
Deyim
be knocked out of the box
f.
(beyzbolda atıcı) (çok fazla vuruş kaçırdığı için) oyundan alınmak
421
Deyim
be put out of business
f.
işleri durmak/azalmak
422
Deyim
be put out of business
f.
işleri kesat gitmek
423
Deyim
be put out of business
f.
satışları azalmak/durmak
424
Deyim
be put out of business
f.
satışların/işin önü kesilmek
425
Deyim
be put out of business
f.
(şirket için) bir projeden/ihaleden çekilmek zorunda kalmak
426
Deyim
be put out of business
f.
(şirket için) kapanmak/işi bırakmak
427
Deyim
be put out of business
f.
(şirket için) işi bırakmak zorunda kalmak
428
Deyim
be out of focus
f.
açık olmamak
429
Deyim
be out of focus
f.
açıkça anlaşılmamak
430
Deyim
be out of one's head
f.
aklını kaçırmak
431
Deyim
be out of one's mind
f.
aklını oynatmak
432
Deyim
be out of one's head
f.
aklını yitirmek
433
Deyim
be out on the razzle
f.
alem yapmak
434
Deyim
be out on the tiles
f.
alemlere/ortamlara akmak
435
Deyim
be out of one's depth
f.
anlamamak
436
Deyim
be out of one's depth
f.
anlaması zor olmak
437
Deyim
be out like a light
f.
ansızın bilincini yitirmek
438
Deyim
be out like a light
f.
ansızın kendini kaybetmek
439
Deyim
be out like a light
f.
ansızın komaya girmek
440
Deyim
be out to lunch
f.
aptalca davranmak
441
Deyim
be out of kilter
f.
ayarı kaçmak
442
Deyim
be left out in the cold
f.
ayazda kalmak
443
Deyim
be out of one's league
f.
aynı klasmanda olmamak
444
Deyim
be out of somebody's league
f.
aynı kulvarda olmamak
445
Deyim
be tuckered out
f.
bitap düşmek
446
Deyim
cut out to be something
f.
biçilmiş kaftan olmak
447
Deyim
be out like a light
f.
birden uykuya dalmak
448
Deyim
be out of the starting blocks
f.
başlangıç aşamasını geçmiş olmak
449
Deyim
be out on the piss (brit)
f.
bar bar dolaşmak
450
Deyim
be out earning a crust
f.
bir parça ekmek kazanmak için kendinden geçmek
451
Deyim
be carried out feet first
f.
bir yerden ölene kadar ayrılmamak
452
Deyim
be out of sorts
f.
bozuk çalmak
453
Deyim
be fresh out of something
f.
bitmek
454
Deyim
be all tuckered out
f.
bitap düşmek
455
Deyim
be out of the hole
f.
borçsuz olmak
456
Deyim
be pooped out
f.
bitap düşmek
457
Deyim
be out of the starting blocks
f.
bir şeye/işe başlamış olmak
458
Deyim
be out of gas
f.
benzini/yakıtı bitmek
459
Deyim
turned out to be hot air
f.
boş çıkmak
460
Deyim
be laughing out of the other side of one's mouth
f.
burnu sürtülmek
461
Deyim
be out of somebody's league
f.
biriyle aynı ayarda olmamak
462
Deyim
be out of kilter
f.
balansı bozulmak
463
Deyim
be out on the piss (brit)
f.
bar bar dolaşıp içki içmek
464
Deyim
be out of luck
f.
bahtı kara olmak
465
Deyim
be cut out for
f.
biçilmiş kaftan olmak
466
Deyim
be out of the hole
f.
borçtan kurtulmuş olmak
467
Deyim
be out of one's depth
f.
boyunu aşmak
468
Deyim
be scared out of one's wits
f.
bet beniz kalmamak
469
Deyim
be out of one's depth
f.
boyunu aşan işlere kalkışmak
470
Deyim
be out for the count
f.
derin uykuda olmak
471
Deyim
be left out in the cold
f.
dımdızlak kalmak
472
Deyim
be out of one's mind
f.
delirmek
473
Deyim
not be out of the woods
f.
düzlüğe çıkamamak
474
Deyim
be out of date
f.
çağdışı olmak
475
Deyim
be out of joint
f.
çivisi çıkmak
476
Deyim
be out of pocket
f.
çok para kaybetmek
477
Deyim
be out of earshot
f.
duyamayacak kadar uzakta olmak
478
Deyim
not be out of the wood
f.
düzlüğe çıkamamak
479
Deyim
be out of hand
f.
denetlenemez durumda olmak
480
Deyim
be out of one's brain
f.
çok sarhoş olmak
481
Deyim
be bent out of shape
f.
çok endişelenmek
482
Deyim
be out of earshot
f.
duyamayacak kadar uzak olmak
483
Deyim
be out of humour
f.
canı sıkkın olmak
484
Deyim
be out on a limb
f.
destekten yoksun olmak
485
Deyim
be out of one's mind
f.
çıldırmak
486
Deyim
be out of humor
f.
canı sıkkın olmak
487
Deyim
be out of pocket
f.
çok para harcamak
488
Deyim
be out of date
f.
demode olmak
489
Deyim
be out of the doghouse
f.
cezalı olmak
490
Deyim
be bent out of shape
f.
çok sinirlenmek
491
Deyim
be out of step
f.
çizgi dışı olmak
492
Deyim
be out of the loop
f.
devre dışı/dışında kalmak
493
Deyim
be way out of line with what others get
f.
diğerlerinden çok çok fazla/az almak
494
Deyim
be out of true
f.
düzgün olmamak
495
Deyim
be tuckered out
f.
canı çıkmak
496
Deyim
be all tuckered out
f.
canı çıkmak
497
Deyim
be out of earshot of
f.
duyma erimi dışında olmak
498
Deyim
be out of the wood
f.
düzlüğe çıkmak
499
Deyim
be out of step
f.
diğerlerinden değişik davranmak
500
Deyim
be out of the woods
f.
düzlüğe çıkmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of be out
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy